6 Şubat 2023 tarihli, merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi olan deprem, on ili doğrudan veya dolaylı olarak etkiledi. Birçok insanın depremde etkilenmesiyle birlikte birçok farklı acil yardım malzemesine ihtiyaç duyuldu. Bölgedeki acil ihtiyaçlar doğrultusunda ülkemizdeki birçok kamu kuruluşu da ellerindeki imkanları seferber ederek bölgeye yardım götürdü ve götürmeye devam ediyor. Bölgedeki ihtiyaçlara yönelik çalışma yapan kurumlar arasında mesleki liseler, üretim gücü ve kapasitesiyle oldukça dikkat çekti. Son yıllarda sıkça gündeme gelen bu kurumlar, afet sürecinde de sahip oldukları imkanları doğru ve etkili bir biçimde organize ederek kısa süre içerisinde bölgeye katkı sunmaya başladı. Şu anda hala birçok farklı alanda yardım faaliyetlerini sürdürmekte olan mesleki eğitim kurumları, sadece afet sürecinde değil halihazırda uzun yıllardır ülke ekonomisine de önemli katkılar sunmaktadır. Mesleki eğitim veren kurumların afetteki işlevini daha iyi anlayabilmek için önceki süreçte ülke ekonomisine sundukları bu katkıyı daha yakından incelemek gerekir.
Mesleki Eğitim Veren Kurumların Üretimsel ve Ekonomik Potansiyeli
Üretim piyasasının ihtiyaçlarına cevap vermek ve sektörel iş gücüne katkı sunmak meslek liselerinin oluşumundaki temel hedefler arasında yer almaktadır. Bununla birlikte mesleki eğitim kurumları, sahip oldukları potansiyel sayesinde üretilen ürünlerin satılması ve ihraç edilmesi yoluyla ülke ekonomisine katkı sağlamaktadır. Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, yakın zamanda yaptığı açıklamada işgücü piyasasının ihtiyaç duyduğu insan gücünü yetiştiren mesleki eğitim sistemi ile Türkiye’yi çok daha ileri noktalara taşımayı amaçladıklarını belirterek, meslek liselerinin üretimden elde ettikleri 2 milyar lira gelirle artık ülke ekonomisine katkı sağlayan yapılara dönüştüğünü ifade etti. Bunun yanında meslek liseleri adına 11 ayda 5 farklı ülke ile 2 milyon 750 bin lirayı bulan ihracat anlaşması imzalanması meslek liselerinin sahip olduğu üretimsel ve ekonomik potansiyele dikkat çekmektedir.
MEB’in 2018 yılında yayımladığı “Türkiye’de Mesleki ve Teknik Eğitimin Görünümü” raporunda Meslekî ve Teknik Anadolu Lisesi ve Meslekî Eğitim Merkezleri’nin 774’ünde döner sermaye kapsamında üretim yapıldığı ve hizmet sunulduğu ifade edilmektedir. Döner sermaye üzerinden elde ettikleri gelir itibarıyla bu sermayede en büyük paya sahip olan illerin sırasıyla; Ankara, İstanbul ve Antalya olduğu aktarılmaktadır. Sonuç olarak mesleki liselerin gerek stratejik gerekse ekonomik anlamda öneme sahip olduğu artık kabul gören bir gerçektir. Nitekim ulaşılan veriler doğrultusunda ülkemizde bu alanda yapılan yatırımların her geçen gün artırılmasının da bu durumu desteklediği görülüyor.
Pandemi Dönemindeki Acil Malzeme İhtiyacına Yönelik Üretim Faaliyetleri
Acil durumlarda meydana gelen hazır malzeme ihtiyacına ilk olarak dünyada büyük kriz yaratan pandemi döneminde karşılaştık. COVID-19 döneminde maske, kolonya, dezenfektan gibi malzemelere yönelik ciddi bir üretim ihtiyacı oluşmuştu. Önemli bir üretim gücüne sahip olan meslek liseleri, pandemi döneminde gerekli malzemelerin tedarik edilmesine büyük ölçüde katkı sağladı. Bu dönemde meslek liseleri tarafında üretilen bazı malzemeler ve adet sayıları şöyle biliniyor:
- 60 milyon adet cerrahi maske,
- 1 milyon adet yüz koruyucu siperlik,
- 15 bin adet N95 maske,
- 30 bin litre kolonya,
- 1 milyon adet tek kullanımlık tulum/önlük,
- 800 bin litre el dezenfektanı,
- 6 milyon litre yüzey dezenfektanı,
- 35.000 adet tek kullanımlık çatal-bıçak.
Tüm bu malzemelerin yanı sıra altyapısı güçlü olan illerdeki mesleki okullara, AR-GE merkezleri kurularak solunum cihazı, video laringoskop cihazı, yoğun bakım yatağı, hava filtrasyon cihazı, numune alma ünitesi gibi kompleks araçların üretim faaliyetleri içinde çalışmalar yapılmıştı.
Acil Durumlara Hazırlık: “Afete Hazır Ol” Protokolü
Küresel ölçekte etki yaratan pandemi, afet ve acil durum yönetiminin önemini bir kez daha hatırlatmıştı. Pandemi, ülkelerin sosyal ve iktisadi planlamalarını aksatmış ve kurumların buna göre aksiyon almasına sebep olmuştu. Mesleki eğitim veren kurumlar bu dönemde hem stratejik önemini hem de ihracat gibi ekonomik faaliyetlerdeki üretim gücünün önemini ispatladı. Pandemiden sonra gelinen süreçte İçişleri Bakanlığı ve Millî Eğitim Bakanlığı arasında “Afete Hazır Ol” protokolü imzalanarak MEB bünyesindeki kurumların acil durumlara müdahalede daha hazır hale gelinmesi planlandı. Yapılan bu iş birliği ile afet ve acil durum halinde meslek liselerinin üretim gücü ve kapasitesinin acil durum merkezleri ve bölgelerine entegre edilerek ilgili ekiplerce ihtiyaç duyulan araç, gereç ve ekipmanların temin edilmesine üretim desteği sağlaması hedeflendi. Pandemi döneminde edinilen tecrübeler sonrasında bu protokolün imzalanması acil durumlara karşı daha tedbirli olmak için atılan adımlardan birisi olarak görülebilir. Bu anlamda MEB’in, kurumlarını stratejik anlamda işlevsel hale getirerek afet anında hızlı işleyen karar organları haline getirdiği söylenebilir.
Mesleki Eğitim Veren Kurumların Deprem Sürecindeki Üretim Faaliyetleri
Deprem haberinin alınmasının ardından ülkemizdeki birçok kurum gibi mesleki eğitim veren kurumlar da acil yardım faaliyetleri için harekete geçti. Salgın tecrübesi ve imzalanan protokol sonrası yapılan hazırlıklar neticesinde geçtiğimiz günlerde meydana gelen büyük depremde meslek liseleri hızlı bir şekilde organize olmuş ve süreç içerisinde aktif rol oynamıştır. Depremin ardından yurt genelinde eğitime ara verilse de meslek liselerinde üretim sürdürülerek bölgedeki ihtiyaçlar doğrultusunda çalışmalar yürütüldü. Birçok farklı alanda eğitim veren meslek liseleri bu süreç içerisinde de kendi işlevlerine göre üretim faaliyetlerine destek oldu. Soba, uyku tulumu, yemek, ekmek, kumanya, battaniye, plastik çatal/kaşık, konteyner sınıf gibi malzemelerin üretilmesinin yanında çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarına elektrik, su, ısınma gibi teknik konularda da meslek liseleri tarafından destek sağlandı.
Şüphesiz ki afet sürecinde en öncelikli ihtiyaç gıda meselesiydi. Meslek liseleri sahip olduğu üretim gücüyle ilk olarak gıda dağıtımına katkı sundu. Eskişehir’de yer alan iki meslek lisesi, günlük 12 bin kişiye üç öğün yemek verebilecek kapasiteye sahip iki mobil mutfağı Hatay’ın Samandağ ilçesine ulaştırdı. Bakan Özer, afetten etkilenen Malatya’da depremzedelere sıcak yemek hazırlayan Ziraat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ne yaptığı ziyarette meslek liselerinin yiyecek içecek bölümlerinin yemek ve su ihtiyaçlarını karşılamak için destek verdiğini, bu çerçevede depremin birinci haftasında günlük olarak 372 bin kişiye yemek verebilme kapasitesine ulaşıldığını ifade etti. Yemek dağıtımının yanı sıra Ankara’nın Gölbaşı ilçesindeki Mogan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğretmen ve öğrencileri, okulun imkânları ile un ve gerekli malzemeleri temin ederek afetzedelere ulaştırmak üzere 24 saat ekmek üretmeye başladı. Millî Eğitim Bakanlığı’nın eğitim için kurduğu fırında üretilen günlük 25 bin ekmek, İl Milli Eğitim ve İlçe Milli Eğitim müdürlükleri aracılığıyla depremin etkilediği bölgelere gönderiliyor.
Kış mevsiminin olumsuz hava koşulları doğal olarak bölgeyi olumsuz etkiledi. Bu sonucunda ortaya çıkan en büyük problemlerden birisi de ısınma ve barınma meselesiydi. Isınma soruna çözüm oluşturmak isteyen 159 mesleki eğitim kurum tarafından, depremden etkilenen 10 ildeki vatandaşların ısınma ihtiyacını bir nebze karşılayabilmek adına 6 bin 61 çadır içinde 3 bin 810 çadır dışında kullanılabilecek toplam 9 bin 871 soba üretildiği ifade edildi.
Bunun yanında MEB’in talebi üzerine depremzedeler için uyku tulumu hazırlamaya gönüllü olan meslek lisesi öğretmenlerinin ve öğrencilerin dikiş ve el işi sınıflarını atölyeye dönüştürerek özel kumaşlardan uyku tulumu hazırladığı belirtildi. Yine başka bir meslek lisesinde ise öğrenciler tarafından bölgeye gönderilmek üzere 4 bin civarında battaniye üretildiği biliniyor. Ayrıca battaniyelerin yanında şal, atkı, boyunluk, giyim malzemeleri de ısınma ihtiyacını gidermek adına üretilen malzemeler arasında yer alıyor.
Barınma problemine çözüm üretmek için de harekete geçen meslek liseleri, depremin hemen ardından AFAD standartlarına uygun çadır üretimine başladı. İstanbul, Bursa, İzmir, Konya, Antalya, Eskişehir ve Kayseri’de yer alan meslek liseleri tarafından ilk defa üretilen çadırların depremin ilk haftasından itibaren bölgeye sevk edildiği ifade edildi.
Yaşanan afet sonrası eğitimin de sekteye uğraması nedeniyle depremden etkilenen okullarda okuyan öğrencilerimizin yeniden eğitimle buluşmalarına imkân sağlamak için meslek lisesi öğrencileri tarafından konteyner sınıf üretimine başlandığı aktarıldı. Bakan Özer yaptığı konuşmasında Konya, Gaziantep, Bursa, Antalya, Ankara, İstanbul, İzmir ve Mersin olmak üzere sekiz ildeki 12 mesleki ve teknik Anadolu lisesinin, kendi elektrik ihtiyacını da karşılayabilecek şekilde güneş enerjisi santraline sahip 1.200 konteyner sınıf üretimine başladığını ve üretimlerin devam edeceğini dile getirdi. Konteyner sınıfların yanında 130 seyyar tuvalette bölgeye gönderilen yarımdılar arasında. Ayrıca bölgedeki zor koşullara karşı maske, dezenfektan, kolonya ve sıvı sabundan oluşan 1 milyon 750 bin hijyen setinin de bölgeye ulaştırıldığı biliniyor.
Ülke genelinde mesleki eğitim veren kurumların üretimlerine devam ettikleri bilinmekle birlikte sağlanan desteklerin toplam sayısı da ilerleyen günlerde öğreneceğiz. Mesleki eğitim veren kurumların, sahip oldukları üretim gücü aracılığıyla hızlı bir şekilde aksiyon alabildiği bu afet aracılığıyla daha net anlaşılmıştır. Bu sebeple ülke genelinde stratejik bir önem kazandıkları düşünülmektedir. Nitekim meslek liselerinin stratejik önemi depremden oldukça etkilenen Gaziantep’te dahi konteyner sınıfların üretilmesiyle daha net bir şekilde anlaşılabilir.
Sonuç yerine
Ülkelerin iktisadi ve sosyal alanda kalkınmalarında önemli rol oynayan mesleki eğitim veren kurumların salgın, afet gibi olağandışı acil durumlarda da stratejik bir öneme sahip olduğu anlaşılmaktadır. Mesleki eğitim kurumları ellerinde bulundurdukları üretim gücünü deprem bölgesindeki ihtiyaçlar doğrultusunda kullanarak bu ihtiyaçların hızlıca giderilmesine katkı sunmuştur. Meslek liseleri, gerek acil durumlarda yurt içine sağladığı üretim imkanlarıyla gerekse ihracat ve istihdam olanaklarıyla önemli bir konumdadır. Bu kurumların sektöre duyarlı insan yetiştirmeye, ekonomiye ve iş gücüne yaptıkları katkılar açıkça görülmektedir. Tüm bunlar ışığında mesleki eğitim veren kurumlara yönelik yatırımların göz önünde bulundurulması da önemli bir gerekliliktir.
***
Görsel: Bursa’daki Borsa İstanbul ve Şehit Ömer Halisdemir Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri deprem sonrası süreçte AFAD standartlarında çadır üretimi gerçekleştirdi. (Yeni Şafak)