Bu yazıda finansal katılım kavramının mevcut durumu üzerinden Mağrip ülkelerindeki (Fas, Tunus, Cezayir) zorluklara ve bu bağlamda İslami mikrofinansın nasıl kullanılacağına odaklanılmaktadır. Devamında finansal katılım kavramı açıklanmış, ulusal finansal katılım stratejileri araştırılmış ve ilgili kilit performans göstergelerinin bir seçimini analiz edilmiştir. Ardından mikrofinans düzenlemeleri, istatistikleri ve bölgedeki İslami mikrofinansın mevcut durumu incelenmiş ve gayri resmî finans ve Dönüşümlü Tasarruf ve Kredi Birliği (ROSCA) küresel olarak ve Mağrip bölgesi özelinde ayrıntılı olarak analiz edilmiştir. Nihayetinde Mağrip’teki finansal teknolojiler (fintek) ortamının güçlü ve zayıf yönleri analiz edilmiş ve fintek düzenleyici ortamının ana unsurları özetlenmiştir. Sonuç olarak ise iki kaldıraç ve beş destek mekanizması aracılığıyla Mağrip’teki finansal katılıma, mikrofinans perspektifinden birtakım düzeltmeler yapmaya yönelik stratejiler tartışılmıştır.
Yazının araştırma konusu olan finansal katılım kavramı işletmelerin ve hanelerin ihtiyaçlarını karşılayan makul fiyatlı resmî finansal hizmetlere erişimi ifade etmektedir. Bu anlamda finansal hizmetlere erişim, coğrafi ve sosyoekonomik erişim dahil olmak üzere çeşitli boyutlarda tanımlanmaktadır (World Bank, 2015). Başka bir ifadeyle, finansal katılım, bireylerin, bilhassa düşük gelirli kişilerin, resmî finans sektöründe temel finansal hizmetlere erişimini sağlama süreci olarak ifade edilebilir (Özili, 2018). Yapılan birçok araştırmaya göre, finansal sisteme erişimin iyi bir seviyede olmasında hem sosyal hem de ekonomik faydalar bulunmaktadır. Finansal katılım, yoksulluğu ve eşitsizliği azaltmanın yanı sıra refah seviyesini arttırma konusunda da kilit bir faktördür. Bu bilgi özellikle gençler arasında yüksek işsizlik oranı ve Covid-19 krizi sırasında birleşen resmî olmayan çok sayıda işletme ile mücadele eden Mağrip ülkeleri bağlamında geçerlidir.
Finansal katılım beraberinde yoksulluğun ortadan kaldırılması, açlığın sona erdirilmesi, gıda güvenliğinin sağlanması, sürdürülebilir tarımın teşvik edilmesi, sağlık ve esenlik, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların ekonomik olarak güçlendirilmesi, ekonomik büyümenin ve işlerin teşvik edilmesi, endüstri, inovasyon ve altyapının desteklenmesi ve eşitsizliğin azaltılması gibi birtakım faktörlerle iç içedir. Bu yüzden finansal katılımın sürdürülebilir kalkınmayı desteklemek için önemli bir kaldıraç olduğu söylenebilir. Mağrip ülkelerinde finansal hizmetlere erişim oranı nüfusun payı son on yılda yükselmesine rağmen yine de genel olarak düşük kalmaktadır. Finansal hizmetlere erişimin düşük seviyede kalmasının sebebi Dünya Bankası tarafından 2017 yılında gerçekleştirilen FINDEX araştırmasında Faslıların belirttiği üzere “fon eksikliği”dir (Demirguc-Kunt vd., 2018). Fon yetersizliği oranı diğer Mağrip ülkelerinden olan Mısır’da %59, Tunus’ta %52 olarak görülürken, MENA ülkelerinde ortalama olarak %44’e ve alt-orta gelirli ülkelerde ise %29’a ulaşmıştır (World Bank, 2018a).
Finansal katılımın devamında, ayrıca mikrofinans da Mağrip ülkelerinde kullanılan bir finansman yöntemidir. Mikrofinans müşteri sayısı Fas’ta 89.4031, Tunus’ta 59.7053 ve Cezayir’de 79.6333’tür. Mağrip ülkeleri özelinde mikrofinans faaliyetlerine baktığımızda Fas’taki mikrofinans faaliyetlerinin 1 Nisan 1999 tarih ve 18-97 sayılı yasaya tabi olduğunu görmekteyiz. Bu yasaya göre, tüm Mikrofinans Kurumları (MFK) birleştirici biçimde örgütlenecek ve halktan tasarruf toplamayacaklardır (Fas Resmî Gazetesi, 1999). Bu yasanın birinci maddesine göre, MFK’lerin temel amacı “bu yasanın öngördüğü koşullar ve uygulanması için kabul edilen metinler çerçevesinde mikro kredi dağıtmaktır.” Ayrıca 21 Nisan 2004 tarihli 58-03 ve 18-97 sayılı kanunlar gereği, mikro kredi kuruluşlarının faaliyet amacı ekonomik açıdan zayıf kişilerin konut satın almasına, inşa etmesine ya da iyileştirmesine, elektrik tesisatı yaptırmalarına veya evlerine içme suyu teminini sağlamalarına da yardımcı olmaktır (Fas Resmî Gazetesi, 2004). Nitekim 2020’de Merkez Bankası başkanı, Covid-19 krizi sırasında MFK’leri desteklemek için bir garanti fonu oluşturulduğunu duyurmuştur.
Tunus’ta ise mikrofinans faaliyetleri kapsamında Tunus Maliye Bakanlığı 2011 yılında, mikrofinans sektörü için finansal dışlanmayla mücadele etmek ve dezavantajlı bölgeler de dahil olmak üzere ülke genelinde ekonomik kalkınmaya katkıda bulunmak için bir ulusal kalkınma stratejisi benimsemiştir. Kasım 2011’de, mikrofinans kuruluşlarının faaliyetlerinin düzenlenmesine ilişkin 2011-117 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, ilk kez limited şirketlerin mikro kredi vermesine izin vermiştir. Bu kararnameye göre şirketlerin en az 3 milyon dinar sermayesine sahip olmaları gerekmektedir (Tunus Resmî Gazetesi, 2011). 5 Kasım 2011 tarih ve 2011-117 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereği bir mikrofinans kuruluşuna mikro sigorta sunarak ürünlerini çeşitlendirmesine olanak tanımaktadır. Bununla birlikte, mikro sigorta ürünlerinin satışı, profesyonel sigorta ve profesyonel mikrofinans kuruluşları arasında imzalanacak bir anlaşmaya tabidir.
Cezayir’de ise Fas ve Tunus’tan farklı olarak, mikrofinansa ayrılmış düzenleyici ve kurumsal bir çerçeve yoktur, bunun yerine esas olarak ulusal mikro kredi kurumu aracılığıyla sosyal bütünleşmeyi ve yeni iş alanları açmayı hedefleyen sosyal yardım ve mikro kredi mekanizmaları vardır (ANGEM). Mikrokredi finansman çeşidi Cezayir’de ilk olarak 1999 yılında piyasaya sürülmüştür. O dönemde 150.000’den fazla faaliyetin oluşturulmasına izin verilmesine rağmen, mikro girişimcilerin desteklenmemesi nedeniyle kamu otoritelerinin beklediği hedeflere ulaşılamamıştır. Bu bağlamda, Ulusal Dayanışma, Aile ve Kadının Statüsü Bakanlığı’nın denetimi altında bulunan özel bir kuruluş olan AGNEM, 22 Ocak 2004 tarih ve 04-13 sayılı bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kurulmuştur. Bu ajansın temel amacı, insanları kendi faaliyetlerini oluşturmaları hususunda destekleyerek işsizlik ve yoksullukla mücadele etmektir (Achir, 2018). Ayrıca bu yerel ağ, muhtaç insanlara ulaşabilmeyi ve mikro krediden yararlananlara katılımcı desteği sağlamayı amaçlamaktadır (ANGEM).
Mikrofinans faaliyeti küresel ölçekte 2013’ten 2018’e kadar yıllık olarak ortalama %11,5 oranında büyümüştür. Buna ek olarak, dünya çapında borçluların sayısı 2000-2010 döneminde olduğundan daha yavaş bir hızda olsa da artmaya devam etmiş ve önceki on yıldaki yaklaşık %20’lik bir orana kıyasla 2012’den bu yana ortalama %7’lik yıllık büyüme oranı kaydetmiştir (Convergences, 2019). Bu verilere bakarak mikrofinansın, tam potansiyeline erişemese de küresel olarak hizmet verilen nüfusun finansal katılımı üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğu gözlemlenmektedir. İslami mikrofinans ise hızla büyüyen iki endüstrinin entegrasyonunu temsil etmektedir: mikrofinans ve İslami finans. İslami mikrofinans sadece düşük gelirli ekonomik birimlerden gelen ve karşılanmayan talebe yanıt verme potansiyeline sahip olmakla kalmayıp, aynı zamanda sürdürülebilirlik konularını ele almak için İslami sosyal ilkelerden yararlanma potansiyeline sahiptir.
Yasal olmayan finans türü ise “merkezi bir para otoritesi veya merkezi bir finansal piyasa tarafından düzenlenmeyen tüm finansal işlemler (krediler ve mevduatlar)” olarak tanımlamaktadır (Adams ve Fitchett, 1994). Tanımdaki olumsuzluğa rağmen bu finans türünün yasal olmaması esneklik ve verimlilik açısından kendisine çeşitli avantajlar sağlamaktadır. Bu finans türünde borçlular ve alacaklılar arasındaki ilişkiler kişiseldir. Dolayısıyla resmî olmayan finans hem dayanışma hem de karşılıklılık üzerine kuruludur (Lelart, 2006).
Birçok finansal ve sosyal işlevi yerine getiren son derece esnek bir araç olan ROSCA (Ardener, 1964), “her katılımcıya bir rotasyonda kısmen veya tamamen verilen bir fona düzenli katkılarda bulunmayı kabul eden katılımcıların çekirdeğinden oluşan bir dernek” olarak tanımlanabilir. Ayrıca Dönen Kredi ve Tasarruf Derneği olan ROSCA yasal olmayan finans altında sınıflandırılabilir. Fas’ta gerçekleştirilen Dünya Bankası Finansal Yeterlilik Anketi’ne (WBFCS) göre (Zottel vd., 2014), yetişkinlerin %14’ü halihazırda bir ROSCA üyesiyken, %68’i son beş yılda ROSCA’ya katılmıştır. Cezayir’de ise 2017 yılında geçtiğimiz yıl yetişkinlerin yaklaşık %38’i para biriktirebilmiştir. Tasarruf sahiplerinin sadece %11’i resmî bir finans kurumunda resmî tasarruf yaptığını belirtirken, tasarruf sahiplerinin %4’ü bir tasarruf artırım kulübü kullandığını veya birikimlerini aile dışından birine emanet ettiğini belirtmiştir. Son olarak Tunus’ta insanlar çoğunlukla bankaların ve mikrofinans kuruluşlarının dışında borçlanmaktadır. Geçen yıl resmî kredi kullanma oranı %16 iken gayri resmî kredi oranı %66 olmuştur. Genel anlamda da tasarruflar gayri resmî olarak yapılmaktadır (Altai Consulting, 2018).
Fintek ise “finansal piyasalarda yüksek hızlı algoritmik ticaretten akıllı telefonlar aracılığıyla küçük ölçekli ödeme hizmetlerinin sunulmasına kadar her şey” olarak tanımlanmaktadır (CIBAFI, 2020). Fintekler bağlamında Mağrip bölgesi, bu finansal faaliyetin gelişimini potansiyel olarak destekleyen birçok avantaja sahiptir. İlk olarak, Mağrip nüfusunun 2018’de dünya nüfusunun yaklaşık %1,3’üne ve Afrika nüfusunun %7,8’ine tekabül edeceği ve 100 milyon civarında olacağı tahmin edilmekteydi. Mağrip ülkelerinin hızla kırsal toplumlardan kentsel toplumlara dönüşmesi (Haut-Commissariat au Plan, 2018) ve aynı zamanda bölgede internet erişiminin istikrarlı bir şekilde büyümesi fintek faaliyetlerinin uygulanabilir olmasını mümkün kılan faktörlerden olmuştur.
Son olarak, İslami mikrofinansı kapsayan ulusal finansal ve dijital okuryazarlık kapsamında birtakım programlar tasarlanmalıdır. Finansal okuryazarlık kavramı, finansal eğitimi, finansal araç ve hizmetlerden yararlanma becerisini ve finansal davranışı kapsamaktadır. Ek olarak, İslami finans okuryazarlığı, şeriata uyumun özelliklerini ve boyutlarını vurgulamaktadır (Tahiri Jouti, 2020). Bu bağlamda Mağrip ülkelerinin finansal katılım konusundaki hedeflerine uygun olarak müşterilerin mali durumlarını daha iyi yönetmelerini ve doğru finansal hizmetler seçimlerini, gelecek için plan yapmalarını, finansal hedeflerine ulaşmak ve aşırı borçlanmaktan kaçınmalarını sağlayacak ulusal düzeyde bir finansal okuryazarlık programı uygulanmalıdır. Bu finansal okuryazarlık programı uygulanırken mevcut tüm iletişim kanalları kullanılarak etkili iletişim sağlanmalı ve finansal katılım ile ilgili meseleler herkesin kavrayacağı biçimde açıklanmalıdır.
Kaynakça
Achir, M. (2018). Finance Solidaire, Emergence D’institutions De Micro-Finance: Cas De La
Kabylie (Doctoral dissertation, Université de Strasbourg; Université A. Mira (Bejaïa, Algérie)).
Adams, D. W., & Fitchett, D. A. (1994). Finance Informelle Dans Les Pays En Développement, Lyon university press, p. 394.
Altai Consulting (2018). Etude Sur L’inclusion Financière En Tunisie Présentation Des Résultats.
ANGEM. (t.y.). ANGEM Home page. January 7th, 2022, https://www.angem.dz/ ‘den alındı
Ardener, S. (1964). The Comparative Study Of Rotating Credit Associations. The Journal of the Royal Anthropological Institute of Great Britain and Ireland, 94(2), 201-229.
CIBAFI (2020). Global Islamic Bankers’ Survey Beyond Digitalization: Fintech & Customer Experience. Retrieved from https://cibafi.org/images/FI125GIBS%202020%20Executive%20Highlights.pdf
Convergences. (2019), Microfinance Barometer 2019. Retrieved from https://www.convergences.org/wp-content/uploads/2019/09/Microfinance-Barometer-2019_web-1.pdf
Demirguc-Kunt, A., Klapper, L., Singer, D., & Ansar, S. (2018). The Global Findex Database 2017: Measuring financial inclusion and the fintech revolution. World Bank Publications.
Haut-Commissariat au Plan. (2018). Démographie maghrébine : Situation et perspectives.
Lelart, M. (2006). De la finance informelle à la microfinance. Retrieved from https://halshs.archives-ouvertes.fr/halshs-00009833/document
Moroccan Official Gazette. (2004). Law n ° 58-03 of April 21, 2004 on Microcredit
Moroccan Official Gazette. (1999). Law N ° 18-97 of April 1, 1999 on Microcredit
Ozili, P. K. (2018). Impact of digital finance on financial inclusion and stability. Borsa Istanbul Review, 18(4), 329-340
Tahiri Jouti, A. (2020), What Policy for Islamic Financial Literacy. Turkish Journal of Islamic Economics, 8(2), 531-551. Doi: 10.26414/A148
Tunisian Official Gazette. (2011). Decree-Law No. 2011-117 of November 5, 2011 on the organization of the activity of microfinance institutions in Tunisia.
World Bank. (2015). Microfinance: A Critical Literature Survey.
World Bank. (2018a), The Global Findex Database 2017.
Zottel et al. (2014). findings of the World Bank Financial Capability Survey (WBFCS)
Bu yazı İslam İktisadı Araştırma Merkezi tarafından yayınlanan “TOWARDS A BETTER FINANCIAL INCLUSION IN MAGHREB COUNTRIES: INSIGHTS ON THE ROLE OF ISLAMIC MICROFINANCE AND FINTECH” başlıklı rapordan hareketle hazırlanmıştır.
Rapora buradan erişebilirsiniz.